Vicdan mahkemesi duruşma notları

Haber Tarihi: 26.04.2025

Mahkeme heyeti yerini aldı. Aralarında kavga etme ihtimalini göz önüne alan mahkeme heyeti, iktidar ve muhalefet blokuna mensup sanıkları ayrı yerlere oturtarak aralarına jandarma barikatı oluşturdu.

Hâkim, bir numaralı sanık, hükümetin başı olan Reis’in sorgusuyla başladı duruşmaya.

- Ülkemizin deprem kuşağında olacağını ve büyük depremin geleceğini bildiğiniz halde neden önlem almadınız?

Reis, bu konuda hiç sorumluluğu yokmuş edasıyla başladı konuşmaya.

- Muhalefetin ağzıyla konuşuyorsunuz sayın başkan. Bir kere kader planında bu afetler var. Ama biz yine de elimizden geleni yaptık. Olası bir deprem halinde ihtiyacımız olan ceset torbaları için ihale açtık. Yetmedi yurtdışından ithal ettik. Kızılay’ımız çadır ve battaniye fabrikalarında üretim kapasitesini artırdı. Geçen depremde camilerde kırk gün boyunca sela okundu ve yitirdiğimiz canlar için mevlit okuttuk.

- Efendi bunlar deprem olduktan sonraki ihtiyaçlar. Deprem için toplanan vergileri neden deprem için kullanmadınız onu bir açıklayın lütfen.

- Deprem vergisiyle iki tane asma köprü, denizin dibinden tünel, yeni havalimanları ve otoyollar yaptık. Ne için? Deprem anında yardımları daha çabuk ulaştırma adına. Depreme dayanıklı şehir hastaneleri de cabası.

Kaşları çatılan mahkeme başkanı sordu:

- İyi de bütün bunları yap-işlet devret modeliyle yaptığınızı ve Hazine’den bir kuruş çıkmadığını söylememiş miydiniz? Neyse ikinci soruya geçelim. Kentsel dönüşümde ne yaptınız?

- Kentsel dönüşümde de çığır açtık. Bizim partimizin kazandığı il ve ilçelerde binlerce konut yaptık. Daha da yapacaktık ama muhalif belediyeler davalar açtığı için durduk.

- Muhalif partilerde olan il ve ilçelerde niye yapmadınız? - O belediyeler kendileri yapsınlar. Bakın bizimkiler nasıl yapıyor?

- Deprem sonrasında yardımlar geç geldi. Neden ordudan yardım istemediniz?

- Malum ordunun sicili pek de temiz değil. Ya deprem bahanesiyle darbe yaparlarsa?

ARSALARI ÇEVRE BAKANI KAPTI

Sorgu sırası bakanlara gelmişti. Önce sağlık bakanı huzura alındı.

- Hastaneleri şehir merkezinden çok uzağa yaptığınız için yaralılar hastanelere ulaşamadan hayatını yitirdi. Neden şehir merkezi dışında hastaneler yaptınız?

Pişkince gülümseyerek cevap verdi sağlık bakanı:

- Şehir merkezinde bu büyüklükte arsa bulmak zordu efendim. Var olan arsaları da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı hemen kapıveriyor ve o arsaları konut alanı ilan ediyordu.

- Yeterli doktor ve sağlık personeli de yokmuş ama.

- Hepsi kaçtı. Üç kuruş için hepsi yurtdışına gitti.

Çevre ve İklim Bakanlığı sorgusuna geçildi.

- Şehir merkezindeki rezerv alanlara lüks konut yapmışsınız. Dar gelirli vatandaş bu evleri nasıl alacak?

- Efendim davul bile dengi dengine. Dar gelirli vatandaşların şehir merkezinde işi ne? Merak buyurmayın onlar için de şehrin çeperlerinde depreme dayanıklı konutlar yaptık. İçinde camisi ve parkı bile var.

DEPREM ÇALIŞTAYI YAPTIK

İlçe belediye başkanları sanık kürsüsündeki yerlerini aldılar.

- Söyle bakalım sayın başkan. Deniz dolgu alanına 30 katlı dev bloklar dikilmesine nasıl ruhsat verdin?

Kravatını düzelten şehrin en büyük ilçe belediye başkanı cevapladı soruyu.

- Efendim biz fakir bir belediyeyiz. Personelin maaşını bile ödemekte güçlük çekiyoruz. İktidar SSK’ye ve İller Bankası’na olan borçlarımızı kaynağından kestiği için kasamız tamtakır. O binalardan gelecek ruhsat bedeli ile milyarlarca lira kasamıza girmiş oldu. Üstlelik deprem için de harcadık. Belediye binamızı ve konser salonumuzu yeniledik. Gördüğünüz gibi depremde ikisi de yıkılmadı.

Kentin belediye başkanı sanık kürsüsündeki yerini aldı.

- Evet başkan deprem geliyorum dediği halde neden önlem almadınız.

İki elini yana açarak itiraz etti belediye başkanı.

- Bunlar hep iktidarın propagandası. Deprem konusunda iki çalıştay, iki sempozyum düzenledik. Deprem anında vatandaşın ne yapması gerektiği konusunda kitapçıklar hazırladık. Afişlerle donattık bütün kenti. Daha ne yapalım?

Evi yıkılan vatandaş huzura geldi.

- Efendi neden kentsel dönüşüm için ayak diremişsin. Üstelik evin de kaçak.

- Hep o inatçı Laz müteahhit yüzünden ne olurdu evlenecek oğlum için de bir daire verseydi.

Tam o anda şiddetli bir sarsıntı oldu. Deprem mahkemesinde deprem olmuştu. Kolonlar çatlamış, çatının bir bölümü çökmüştü. Hükümetin başı Reis hiddetle bağırdı:

- Ulan kim burayı yapan müteahhit?

Ulaştırma ve altyapı bakanı, mahcup bir şekilde cevap verdi.

- Efendim sizin referans verdiğiniz, bizim de bütün adliyelerimizi yaptırdığımız müteahhit.

Not: Bu bir hayali mahkemedir kimse üstüne alınmasın. Yok, yok alınsınlar.








MİYASE İLKNUR İsimli Yazarın Diğer Yazıları