FETÖ'yü kazıyınca AKP çıkıyor

Okunma Sayısı: 13193    |    Yazı Tarihi: 07.09.2021

Siyasi etik kuşku yok ki olmazsa olmaz temel bir kuraldır. AKP'nin iktidar olduğu 20 yıla yaklaşan süreyi kısaca tanımlamak gerekirse; "FG öncesi- FG sonrası" demek lazım kısaca.

FG: Fethullah Gülen…

2002'de iktidar olmadan önce başlayan Recep Tayyip Erdoğan-Fethullah Gülen ilişkileri 6 Kasım seçiminde tek başına iktidar olmasından sonra çok gelişti.

Devlet içinde Erdoğan'ın "Paralel Yapı" diye tanımladığı, FETÖ'cülere devlet içinde askeriyeden, yargıya kadar birçok önemli makam ve mevki verildi.

Gülen, AKP'lilerin, "Hocaefendi" diye hitap ettikleri, yere göğe sığdıramadıkları, aleyhine tek kelime olumsuz söz söyletmedikleri dini liderleriydi.

Erdoğan'ın şu sözü de hâlâ belleklerdedir.

- "Ne istediniz de vermedik?"

AKP desteği ile FETO'cular Türkiye'yi 15 Temmuz darbe girişimine götürdü…

Abdullah Gül liderliğindeki "Yenilikçiler", Erbakan önderliğindeki, "Gelenekçiler" ile Fazilet Partisi kongresinde başkanlık yarışına girdiler ama kaybettiler.

O dönemin tanığı Saadet Partisi önceki Genel Başkanı Mustafa Kamalak AKP'nin kuruluşu için dedi ki;

- "En önemli sonuç Millî Görüş bölündü. Millî Görüş bölünmeseydi Türkiye bugün bu durumda olur muydu?

Türkiye'nin Irak, Suriye, Libya, Mısır ilişkilerindeki olumsuz gelişmeler yaşanır mıydı?

Merhum Erbakan'ın Amerikan karşıtı önemli bir siyasetçi olduğunu yaşayarak ve kendi sözlerinden dinleyerek söylüyorum ki Türkiye asla bu hataları yapmazdı.

FETO ve AKP

AKP kurucularından eski milletvekili Kemal Albayrak'a sordum:

- 2002'de Meclis'e seçilen AKP milletvekilleri arasında FETO'cular var mıydı?

Albayrak dedi ki;

- "Gülenciler azınlıkta ama çok etkiliydiler. Dershanelerine, okullarına izinler, FETO'cu iş insanlarına ihaleler alırlar, atama yapılacak mevkilere adamlarını yerleştirirlerdi.

Millî Görüşçülerin ise bu işlerde etkisi olmazdı.

O günlerde de söylerdim.

AKP yöneticileri akıllarını FETO'ya ve Amerika'ya kiraya verdiler."

Peki, bugün Cumhur İttifakı'nın ayrılmaz parçası olan Büyük Birlik Partisi'nin (BBP) AKP hakkındaki resmî görüşü neydi?

Mustafa Destici'nin genel başkanlığındaki BBP'nin resmî web sitesinde 23 Nisan 2007 tarihinde yapılan açıklamada AKP şöyle tanımlanıyor:

- "AKP kurulurken ve sonrasında en büyük destekçisi, devlet kayıtlarına 'FETÖ- PDY' diye geçen 'KÜRESEL GÜLENİST' yapıdır.

Düne kadar Pensilvanya güzellemeleri yapan, Gülen'e övgüler düzenler bir dediğini iki etmeyen AKP yöneticileri bakanları milletvekilleri idi.

15 Temmuz kalkışmasının ardından dünün FETÖ'cüleri şimdi FETÖ İçin Deccal Hareketi diyorlar nereden nereye?

Şunu iyi bilmek lazım:

FETÖ'yü kazıyınca AKP çıkıyor…"

Aynen öyle, nereden nereye…

Ergenekon, Balyoz, Kozmik Oda gibi kumpasların "Amerika, FETO ve AKP iş birliği" ile yapıldığını, Erdoğan'ın davaların "Savcısı" olduğunu elbette unutmadık.

İYİ PARTİ

AKP ve FETO ilişkilerini yer darlığından kısaca bahsederek neden özetledim? Yazayım.

AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan dedi ki;

- "İYİ Parti malum olduğu üzere kasetlerle, kongrelerle MHP'yi dizayn etmeyi başaramayan FETÖ'nün kurduğu/kurdurduğu bir partidir…"

 "Yavuz hırsız ev sahibini bastırır" derler ya…

Aynen öyle.

Bu Özkan ki kumpas davaları sürerken Ülke TV yayınına çıkıp dedi ki;

- "Cemaat bir terör örgütü değildir…"

Topunuz bilin ki AKP, FETO'culuğun abide adıdır.

Topunuz FETO'cuydunuz.

FETO'cu arıyorsanız önce ve sadece AKP'ye bakın…

 

Küçücük çocuk…

Ne olmuş açılış kurdelesini erken kesmişse?

Niye vuruyorsun büyük bir kızgınlıkla küçücük yavrunun kafasına?

Sende hiç acıma duygusu, çocuk sevgisi yok mu?

Sonra da timsah gözyaşları gibi başını okşuyorsun.

Allah'tan kork yahu!..


ORHAN UĞUROĞLU İsimli Yazarın Diğer Yazıları