Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda Anıtkabir’e yapılar yürüyüşün ardından, “Buradan Gazi Mustafa Kemal’in ebedi istirahatgahından kendisine söz veriyoruz. Buraya bir kez daha geleceğiz. Gelecek genel seçimlerden Cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk genel seçimlerinden sonra buraya böyle geleceğiz. Bir daha geleceğiz, hep birlikte geleceğiz ve söz veriyoruz. Buraya partinizi iktidar yapmış olarak geleceğiz. Gençler bugün 47 yıl sonra Ata’nın huzurunda ilk kez birinci parti olarak geldik. Şimdi onun Samsun’a çıkışının 105’inci yılında, ona şöyle sesleniyoruz. Ata’m, sana söz biz buraya partini iktidar yapmış, ilkelerini iktidar yapmış, aydınlanma ateşini yeniden yakmış olarak bir kez daha gelecek seçimden sonra milyonlarla geleceğiz” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özgür Özel, Ankara’da 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda Büyük Gençlik Yürüyüşü’ne katıldı. Anıtkabir’e kadar yapılan yürüyüşün ardından konuşan Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özgür Özel, “CHP’nin, Türkiye ittifakının, Ankara’nın ve Ankara’ya 81 ilden adeta akarak gelen kıymetli gençler. Değerli Cumhuriyetçiler, Atatürkçüler. Hepinizin Gençlik ve Spor Bayramı kutlu olsun. Bugün burada Anıtkabir’in girişinde, Gazi Mustafa Kemal’in huzuruna, on binlerce gençle birlikte yürüyeceğiz ancak bugün Mustafa Kemal Atatürk’ün, Türkiye Cumhuriyetinin ve partimizin kurucusu liderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün huzuruna son yapılan seçimlerin birinci partisi olmanın gururuyla çıkıyoruz” dedi.

“ÜÇ KOCA KİLİT VARDI”

Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özgür Özel, Cumhuriyet Halk Partisi’nin değişim için çıktığı yolda başarıyı yakaladığını ifade ederek, “Son yapılan seçimlerde Gazi’nin partisi 47 yıl aradan sonra birinci parti olmuştur. Burada başarının sırrını çok sayıda gazeteci, yorumcu, televizyoncu tartışıyor. Bana soruyorlar, ‘Nasıl yaptınız’ diye. 1980 darbesi siyasi partilerin, sendikaların, örgütlenmenin, bilhassa solun üzerinden paletleriyle geçti. O günden bugüne siyaset kalesinin başarı kapısını partimiz bir türlü aşamıyordu. Üzerinde üç koca kilit vardı. Biz partimizin kongresinden değişim sloganıyla, genç, dinamik kadrolarla, çok sayıda genç ve kadın arkadaşımızla birlikte yetkiyi aldıktan sonra oturduk, önümüzdeki duruma baktık. Buradan bir kez daha hatırlatmak isterim ki CHP’nin parti meclisinin yaş ortalaması 43’tür. CHP’nin Merkez Yönetim Kurulu’nun yaş ortalaması 46’dır. CHP’de Merkez Yönetim Kurulu’nda 17’si gölge kabinede bakan, birisi Cumhurbaşkanı Yardımcısı, 18 genel başkan yardımcısı görevlidir. Sarayın yaptığı görevlendirmede 17 erkek bakan ve sadece bir tek kadın bakan varken, o da çok önemlidir ancak aileden sorumlu bakanken. Yani kadınlara mesaj. Sen ancak aileden anlarsın, çocuktan anlarsın, oturup yaşlına bakmaktan anlarsın. Dış politika senin işin değil, iç işleri senin işin değil. Tarım, kültür-sanat senin işin değil diyen anlayışa karşı CHP’nin Merkez Yönetim Kurulundaki 18 bakanın dokuzu kadın, dokuzu erkektir” diye konuştu.

“İLK KİLİDİ BİLİME, DOĞRU YÖNETİME İNANÇ AÇTI”

Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özel, ekibiyle beraber Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kendilerine gösterdiği üç kilitle başarıyı yakaladıklarını açıklayarak, “İşte biz bu ekiple oturup tartıştık. Siyaset kalesinin başarı kapısı 50 yıldır kapalı. Üzerinde kilitler asılı. Açamıyoruz. Nasıl açarız dedik. Dedik ki mutlaka o anahtarlar buralarda bir yerdedir. 100 yıl önce Gazi nasıl başardıysa ancak öyle başarabiliriz. Döndük, baktık ve bulduk. Üç tane anahtar bırakmış Gazi Mustafa Kemal. CHP’ye emanet. Birinci anahtar. Cumhuriyeti kurdu, Cumhuriyeti kurduğunda nasıl yaptı bu işi? Önce üç kilitten, üçüncüsünden bahsedeceğim. Cumhuriyetten önceki dönemde bütün Avrupa bilim, fenle, buluşlarla uğraşırken, Osmanlı maalesef kuruluş, yükselme döneminden farklı olarak doğmalarla uğraşıyordu. Hurafelerle uğraşıyordu. Matbaanın gelişi bile 200 yıl gecikmişti. Gazi Mustafa Kemal ilk önce ilim dedi, bilim dedi, fen dedi, bileme yöneldi. İşte biz de bu seçimlerde bilimsel yöntemleri kullanarak, ölçme ve değerlendirmeyi kullanarak, en çağdaş bilişim yöntemlerini kullanarak, aktif, ayakları yere basan, ölçme ve değerlendirmeye dayanan bir kampanya yaptık. İlk kilidi bilime, doğru yönetime inanç açtı” diye konuştu.

“GENÇLER VE KADINLAR”

Özel, ikinci kilidin kadınlar ve gençlerin siyasette daha çok yer alması olduğunu belirterek, “İkinci kilide geldiğimizde gördük ki Gazi Mustafa Kemal bundan 100 yıl önce kadını sosyal hayata katmıştı. Avrupa’daki ülkelerden 40 yıl önce seçme ve seçilme hakkını vermişti. Biz de ikinci kilidi çağdaş Türkiye Cumhuriyetinin kadınları ile aşabileceğimizi düşündük. Listelerimizde çok sayıda kadına yer verdik. Onları kadın seçmenlerimize ve Türkiye’deki kadına değer veren herkese emanet ettik. İkinci kilidi de bu açtı. Geldik, en tepedeki o birinci kilide. Nasıl olacak, nasıl açacağız bunu? Şöyle düşündük. Bu ülkeyi Mustafa Kemal Atatürk kurdu. Dedi ki benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacak. Ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır. Bunu söylerken birisine güvenmesi lazım. Sen toprak olduktan sonra ilelebet bu Cumhuriyet yaşayacaksa kime güveniyorsun, kime emanet ediyorsun? Partinin genel başkanlarına emanet edebilirdi, etmedi. Askerdi, orduya bırakabilirdi, genelkurmay başkanlarına bırakabilirdi, yapmadı. Türkiye Cumhuriyetini Gazi Mustafa Kemal gençlere emanet etti. İşte bu yüzden Türkiye Cumhuriyeti 105 yıl önce bugün başlayan ilk adımla önce kurtuluş mücadelesini, sonra kuruluş mücadelesini vermiş, çok kısa sürede bütün sorunlarını teker teker aşarak, zor günleri geride bırakmış ve şahlanışa başlamıştır. İşte 105 yıl sonra bugün bir kez daha onun emanetine, onun güvendikleri gençler sahip çıkmaktadır. Onun için Cumhuriyet dimdik ayaktadır” ifadelerini kullandı.

“GENÇLER GEREKİRSE ÖLÜM PAHASINA BU CUMHURİYETE SAHİP ÇIKACAKLAR”

Özel, Türkiye’de bir daha beka sorunu olursa gençlerin ülkeye sahip çıkacağına dikkat çekerek, “Size güveniyor ve inanıyoruz. 31 Mart akşamı söyledim. Bundan önce herkes kafasına göre bir beka sorunu tarif ediyor. Bir ülkenin esas beka sorunu işgalin tehlikesi değildir. Çünkü bu ülke işgal edilmeye kalktığında kimin ne tavır koyduğunu biliyoruz. Bugün her şeyden beka sorunu söyleyenler, çok övündüklerine baksınlar. İşgal kuvvetleri İstanbul’a gelince, o övündükleri işgal donanmasına kırmızı halıları sererken, onları saraylarda ağırlarken, sıkışınca Yıldız Sarayının iskelesinden İngiliz zırhlısına binip kaçarken, bizim peşinden gittiğimiz Kartal istimbotunun ucunda yanındaki yaverine ‘Merak etme çocuk. Geldikleri gibi gidecekler’ diyordu. Yine birisi işgal donanmasına binip kaçarken, bizimki Bandırma Vapuruna binip Samsun’a çıkıp, Kurtuluş Savaşını başlatıyordu. O yüzden bir gün yeniden Türkiye’de bir beka sorunu olursa, hiç kimse merak etmesin. Atatürk’ün emanet ettiği gençler gerekirse ölüm pahasına bu Cumhuriyete sahip çıkacaklar” dedi.

“BURAYA PARTİMİZİ İKTİDAR YAPMIŞ OLARAK GELECEĞİZ”

Özel, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisi CHP’yi iktidar yapacaklarının sözünü vererek, şunları söyledi:

“Gerçek beka sorunu şudur. Bir ülkedeki dört gençten üç tanesi, imkanı bulursam yurt dışına giderim, bir daha dönmem diyorsa işte beka sorunu oradadır. 31 Mart’ta teşekkür konuşmasında söyledim. Değerli arkadaşlar sadece bizler değil. Hangi görüşten olursa olsun gençler bir daha düşünmeye, bir seçim daha beklemeye, Türkiye’nin geleceğinden umudu kesmemeye karar verdiler. Bizim görevimiz seçimden kimsenin kaybetmeden çıktığını bilerek, asla zafer sarhoşluğuna kapılmadan, bu ülkenin ortak geleceği için, hep birlikte çalışarak, didinerek, arkadaşlarımızı ikna ederek, bir büyük mücadeleyi vermek zorundayız. Buradan Gazi Mustafa Kemal’in ebedi istirahatgahından kendisine söz veriyoruz. Buraya bir kez daha geleceğiz. Gelecek genel seçimlerden Cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk genel seçimlerinden sonra buraya böyle geleceğiz. Bir daha geleceğiz, hep birlikte geleceğiz ve söz veriyoruz. Buraya partinizi iktidar yapmış olarak geleceğiz. Gençler bugün 47 yıl sonra Ata’nın huzurunda ilk kez birinci parti olarak geldik. Şimdi onun Samsun’a çıkışının 105’inci yılında, ona şöyle sesleniyoruz. Ata’m, sana söz biz buraya partini iktidar yapmış, ilkelerini iktidar yapmış, aydınlanma ateşini yeniden yakmış olarak bir kez daha gelecek seçimden sonra milyonlarla geleceğiz. Söz mü? Size inanıyorum. Gazi Mustafa Kemal gibi ben de sadece ve sadece sizlere güveniyorum. Şimdi hep beraber kurucumuzun, kurtarıcımızın huzuruna doğru yürüyüşe geçiyoruz. Bu yürüyüş iktidar olana kadar sürecek. Yoruluruz demeyin, çünkü o diyor ki dinlenmemek üzere yola çıkanlar asla yorulmazlar. Hep beraber Ata’mızın huzuruna çıkıyoruz. Büyük iktidar yürüyüşünü sadece partimizin değil onu seven, ona inanan, onun izinden giden herkesin, Türkiye ittifakının, Türkiye Cumhuriyetinin gerçek iktidar yürüyüşünü hep birlikte başlatıyoruz. Yolumuz açık olsun, yolunuz açık olsun. Sizleri seviyorum.”